İş hukuku ile uğraşan hukukçuların büyük bir bölümüne göre İş Hukukunun amacı işverene karşı zayıf durumda işçilerin korunmasıdır. Bu korunmanın sağlanması için ise İşçi Lehine Yorum ilkesi geliştirilmiş ve İşçilere normal hukuktakilerden ayrıcalıklı bir takım haklar sağlanmıştır. İş Hukukunda en çok uyuşmazlık çıkan konulardan birisi olan İşçi Alacakları davalarında İşçilerin ve İşverenlerin avukatları, işçi lehine yorum ilkesinin kuralları çerçevesinde görevlerini yapmaya uğraşır

İşçi alacakları davalarında uzmanlaşan pek çok avukat İşçi Lehine Yorum ilkesini ve bu ilkenin getirdiği kuralları çok iyi bilmekte ve dava dilekçelerini ve cevap dilekçelerini bunlara göre hazırlar. İş davalarında uzmanlaşmış avukatlar bir süre sonra dava dosyasını ellerine ilk aldıklarında davanın sonucu hakkında fikir sahibi olmayı başarabilmektedir.

İşçi alacaklarında işçi avukatının rolü işveren avukatının rolüne göre biraz daha kolay. İşçiyi Koruma ilkesi çerçevesinde İşçinin avukatlığını yapan tarafın asli görevi daha çok iş ilişkisinin detaylarını hatasız ve eksiksiz bir biçimde anlatmak ve İş davasında uyuşmazlık doğuran olayı örneğin işverence yapılan feshe konu olayları olabildiğinde saf bir şekilde aktarmaktır.

İş davalarında işveren avukatının rolü ise meslektaşına oranla çok daha zor. İş davalarında işvereni temsil eden avukat; işçi tarafını temsil eden avukatın yaptığı gibi öncelikle işçi ve işveren arasındaki iş ilişkisini net bir şekilde anlatmalı ve taraflar arasında ihtilafa yol açan konuları tek tek düzgün ve anlaşılır bir şekilde nitelendirmeli.

İş davalarında işvereni temsil eden avukatın rolü, işçiyi temsil eden avuakatınkinden farklı olarak İş davalarına bakan uzman iş hakimlerinin önyargısını kırarak işverenin yaptığı fesihte haklı olduğunu kanıtlamaya uğraşmaktır. İşverenin haklı olduğunu iddia eden avukat, bu iddiasının ispatı açısından çok sayıda ve özellikle ilke kararı haline gelen Yargıtay içtihatlarını incelemeli ve kendi tezini savunan akademisyenlerin bilimsel görüşlerinden de yararlanmalı.

İş davalarında işçi avukatlarının en büyük yardımcıları İş Mahkemesi hakimleri iken İşvereni temsil eden avukatlar ise hakimin önyargılarını ortadan kaldırmak için çok çaba sarf etmek zorunda kalır.

İş Hukuku yaşayan ve sürekli güncellenen bir hukuk dalı. Özellike önceki yıllarda İşçi ve İşverenler arasındaki uyuşmazlıklara bakmakla tek başına görevli Yargıtay 9.Hukuk Dairesi’nin yanısıra ilk olarak Yargıtay 22.Hukuk Dairesi’nin eklenmiş olması son olarak da Yargıtay 7.Hukuk Dairesinin de iş davalarının temyiz başvurlarını incelemeye görevli kılınması sonrasında Yargıtay içtihaları da daha hızlı değişmeye başladı.

İş davalarına bakan avukatlar hızlı bir şekilde değişen gündemi takip etmeye ve yeni çıkan kararları izlemeye mecburdur.

İşte bu sebeple “İş Davaları Uzmanlık Gerektir” diye düşünüyoruz.

Bir yanıt yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. * İşaretli alanları lütfen doldurun.

Gönder